Bel ağrısı günümüzde her on kişiden birinde görülmekte olan bir şikayettir. Bel fıtığı ise her yüz kişiden birinde rastlanmaktadır. Bel fıtığı günümüzde ağırlaşan çalışma şartları, genetik aktarım ve strese bağlı olarak ortaya çıkan sinir sistemi ezilmesi yada sıkışması hastalığıdır. Bel fıtığı genel olarak; ani, kontrolsüz, ağır kaldırmaya bağlı ortaya çıkar. Ağır çalışma şartlarına maruz kalanlar (sanayide çalışanlar,taş ocakları vb.) veya oturarak çalışanlarda da (kepçe operatörleri,kamyon veya tır şoförleri, masabaşı çalışanlar, memurlar vb.) sıklıkla görülen bir hastalıktır. Genel olarak 30 ile 50 yaşları arasında görülmektedir. Genetik olarak, aileden geçen bağ dokusu hastalığı olduğu kabul edilmektedir. Bel fıtığı gerekli tedavileri yapılmadığı ve önlemleri alınmadığı takdirde ciddi kalıcı rahatsızlıklara sebebiyet vermektedir. Bundan dolayı hastalar rahatsızlığını kesinlikle hafife almamalı ve gerekli tetkikler, müdahaleler yapılmalıdır.
Bel Fıtığı Belirtileri
Bel fıtığı; omurlarımız arasında bulunan ve disk adı verilen yastık kıkırdakların yerlerinden çıkarak sinirlere doğru ilerlemesi sonucu klinik bulgu verir. Belimizden geçen ve bacaklarımıza giden sinire (siyatik sinir) yapmış olduğu basınç ile şikayetler oluşur.
İlk etapta belde ağrı ortaya çıkar. Gece de olan ve öksürükle artan ağrıdır. Bir veya iki bacağa kalçadan yayılan ağrılar sonucu yürürken ve otururken hareketlerin kısıtlanması oluşur. Ayaklarda ve parmaklarda karıncalanmalar ve uyuşmalar ortaya çıkar.
- Bel fıtığı; önlem alınmamış ve ilerlemiş ise, cinsel iktidarsızlık meydana getirebilir.
- İdrar ve büyük abdesti yapamama ya da tutamama gibi belirtiler meydana getirebilir.
Bu ve benzeri belirtiler varsa hastaneye başvurulmalı ve bir beyin cerrahi tarafından tedavisi planlanmalıdır.
Bel fıtığının teşhisi; çekilen bel MR filmi ile çabuk ve kolay bir şekilde konulmaktadır.
Teşhis konduktan sonra tedavi planlanır. Bel fıtığı tedavisi genel olarak hastalığın derecesine göre 3 farklı aşamada gerçekleşir. Bunlar ilk olarak ilaç ve istirahat tedavisi, diğeri fizik ve rehabilitasyon, son olarak da cerrahi müdahaledir. Bundan dolayı, uzman bir doktor kontrolünde teşhisin konulması ve tedavi sürecinin belirlenmesi önemlidir.
Önlem
Bel fıtığının gerekli önlemlerini alarak hastalığın önünü kesebilirsiniz. Özellikle yukarıda belirttiğimiz gibi bel fıtığına zemin hazırlayan iş kollarında çalışıyorsanız mutlaka önlem almalısınız. Bu önlemleri maddeler halinde açıklayacak olursak:
- Çalışma alanınız oturarak ya da masa başı ise bel fıtığı olma riskiniz yüksektir. Bundan dolayı gün içinde çalışırken imkan buldukça kalkarak dolaşmaya çalışın. Bu yürüyüşü her üç saatte bir yerinizden kalkarak ufak yürüyüşler yaparak gerçekleştirebilirsiniz.
- Çalışma ortamınız veya yaşam alanınız soğuk ise, kesinlikle bel bölgenizi soğuğa karşı korumalısınız. Belinizin özellikle arka kısımda bacak ile bel arasını sıcak tutmaya çalışınız.
- Bel fıtığı ayrıca da ağır kaldırmalardan kaynaklanır. Çalışma şartlarınızdan dolayı size kesinlikle işi bırakın diyemeyiz. Ağır kaldırma işlemlerinizde dikkat ettiğiniz takdirde riski azaltabilirsiniz. Kaldıracağınız ağır malzemeleri yerden alıyorsanız, direk eğilme pozisyonunda almayınız. Hafif oturma şeklinde, bacaklara yakın bir pozisyon alarak kaldırınız.
Ağırlıkları belinizi ve bacaklarınızı kırarak kaldırınız. Raf veya yüksek yerlere kaldırdığınız ağırlıkları dizecek ve yerleştirecek iseniz, ayaklarınızın altına kesinlikle tabure veya başka yükselticiler koyarak işleminizi gerçekleştiriniz.
Tedavi
Bel fıtığının tedavisi fıtıklaşmanın derecesine göre sırasıyla
- İlaç
- Fizik
- Cerrahi tedavi
ile gerçekleşir.
İlk olarak ilerlememiş bel fıtıklarında ilaç ve istirahat tedavisi uygulanır. Bir sonraki aşama ise fizik tedavidir. Fizik tedavilerde yaptırılan uygulamalar ile disk adı verilen kıkırdağın taşması sonucu bacaklara yapmış olduğu basıncı minimum seviyeye çekmeye çalışır. Cerrahi tedavi ise; kıkırdaklarda bulunan taşmış diskin çıkarılması ile gerçekleşir. Bundan dolayı taşan diskin alınması ile sinirlere yaptığı basınç ortadan kaldırılır.
Bel fıtığı ameliyatında halk arasında platin olarak bilinen vida uygulaması çok nadiren gerekmektedir. Ameliyata ait riskler %1’in altındadır. Belirtmek gerekirse günümüzde bel fıtığı ameliyatında çıkan asılsız dedikodulardan dolayı çoğu kimseler geç kalmaktadırlar. Geciken tedavilerin sonuçları da iyi olamamaktadır. Gereken ameliyat gerçekleşmediği takdirde çok daha ciddi rahatsızlıklar ile karşı karşıya kalınabilir.